Son dakika

Türkiye Ukrayna Bayraktar tb2 Türk savunma sanayii

TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİ DENİZLERDE BAŞLAR

Ukrayna’da patlak veren savaş yeni bir sürecin işaret fişeğiydi. ABD’nin hegemonyasını sürdürmek için korumaya çalıştığı tek kutuplu düzen çöküyor. Dondurulmuş kriz denilerek halının altına süpürülen sorunlar yeniden gün yüzüne çıkıyor. (Dağlık Karabağ, Balkanlar, Filistin ve benzeri dondurulmuş krizler konusu önemli ve Türkiye’yi yakından ilgilendiriyor. Buna bir başka yazıda etraflıca değineceğiz.)

İçinde bulunduğumuz belirsizlikler çağında örgütler üzerinden yürütülen vekâlet savaşları yerini asıl güçlerin konvansiyonel mücadelesine bırakıyor. (Ukrayna’daki savaşın yanı sıra ABD’nin İsrail’e destek için gönderdiği iki uçak gemisi de bu kapsamdadır.) Bu süreçte Deniz Kuvvetleri’nin artan önemini iliklerimize kadar hissedeceğiz.
İki sebeple. Bir: Uzak deniz ve bölgelerdeki hak ve menfaatlerin korunmasında deniz kuvvetleri stratejik bir öneme sahip. Güçlü olmak istiyorsanız denizlere hakim olmalısınız. Türkiye bu anlamda kabuğuna sığmıyor. İki: Yurt savunması sınırlarda değil açık denizlerde başlar. Deniz kuvvetleri caydırıcılık konusunda ileri karakol vazifesi görür. Bu anlamda Türk Deniz Kuvvetleri’nin caydırıcılığı önemlidir ve keskindir.

HEYBELİADA’DA COŞKULU KUTLAMA

Cumartesi günü Heybeliada’da yoğun yağış ve fırtına altında dev askeri gemilerin tören geçişini izlerken zihnimde bu düşünceler vardı. Deniz Harp Okulu’nun 250’nci kuruluş yıldönümü etkinliklerini takip etmek üzere Heybeliada’daydık. Törene Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu ev sahipliği yapıyordu.
Amiraller, subaylar, eski deniz kuvvetleri komutanları ve okuldan mezun emekli denizcilerden oluşan kalabalık bir grupla aynı özel vapurla Heybeliada’ya geldik. Ada’ya yaklaştığımızda Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’na ait helikopter ve gemiler vapurumuza eşlik etti. Heybeliada açıklarında bekleyen, Türk donanmasının gururu TCG Anadolu’daki askerler de denizcilere özgü “çimariva” selâmıyla bizleri karşıladı.
Kutlamalar kapsamında 21 geminin katılımıyla tören geçişi düzenlendi. Tören geçişinde fırkateyn, çıkarma gemisi, korvet, mayın gemileri, Sahil Güvenlik gemileri ve denizaltılar da yer aldı. Sağanak yağışın altında yapılan geçiş görülmeye değerdi.

Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu - Yahya Bostan

TB-3’LER YIL SONUNDA GELİYOR

Daha sonra Deniz Harp Okulu Heybeliada yerleşkesinde bulunan Piri Reis Konferans Salonu’nda Oramiral Tatlıoğlu önemli bir konuşma yaptı. Birkaç vurgusuna burada değinmek istiyorum:

Bir: Türk Deniz Kuvvetlerimiz çevre denizlerimizde vardır ve her zaman var olacaktır.

İki: Çok güçlü bir mayın filomuz var. Karadeniz’e dökülen mayınların oluşturduğu tehdidi bertaraf ettik, etmeye devam ediyoruz.

Üç: Düzensiz göçle mücadelede aldığımız tedbirlerle Ege’de göçmen sayısı yüzde 98 azaldı.

Dört: Deniz Kuvvetleri olarak TB-2, Anka ve Aksungur İHA’ları çok etkin şekilde kullanıyoruz. TB-3’ü de bu yılın sonunda almayı hedefliyoruz. TCG Anadolu’ya konuşlandıracağız.

Oramiral Tatlıoğlu kendisiyle özel sohbetimizde Deniz Kuvvetleri’yle ilgili iki önemli gelişmeyi daha duyurdu. Onları bir sonraki yazımda paylaşacağım. Şimdi izninizle kutlamalar sırasında aldığım diğer notları aktarayım.

YERLİ VE MİLLİ DONANMA

Helbeyliada’da dikkatimi çeken şey Türk donanmasının kullandığı silah ve techizatta yerli savunma sanayiinin aldığı büyük pay oldu. Aldığım bilgiye göre Deniz Kuvvetleri’nde kullanılan ürünlerin yüzde 80’i Türk savunma sanayiine ait. Hatta oran yüzde 80’i de aşmış. Üstelik bu oran sadece dev gemileri değil SAT/SAS komandolarının kullandığı yüksek teknoloji ürünü cihaz ve ekipmanları da kapsıyor. Türk savunma sanayii ile SAT/SAS komandoları arasında güçlü bir diyalog kurulduğunu öğrendim. Birçok ürün komandoların sahada karşılaştıkları zorlukları aşmak için sipariş üzerine, özel olarak hazırlanıyor. Kardak kahramanlarından Tuğamiral Ercan Kireçtepe SAT Komando Komutanı olarak görev yapıyor.

HARP OKULU AİLESİNİN GÜÇLÜ GELENEĞİ

Türk Deniz Kuvvetleri’nde görev yapan subay ve amiraller 250. yaş gününü kutlayan, köklü Deniz Harp Okulu’nda yetişiyor. Millî Savunma Üniversitesi Deniz Harp Okulu Komutanı Tümamiral Ramazan Özoğul bu yıl 466 öğrenciyi mezun ettiklerini söyledi. Okulda 1685 öğrenci eğitim görüyor. Bunların 96’sı 13 dost ülkeden gelen öğrencilerden oluşuyor. Dikkatimi çeken son bir not daha ekleyeyim: Törende verilen mesajlar, Harp Okulu öğrencileri arasında oluşan geleneklerin on yıllarca korunması, emekli ve muvazzaf askerlerin samimi diyaloğu çok belirgindi. Tüm bunlar Deniz Kuvvetleri’ndeki “aile ve birliktelik” duygusunun dışa vurumu gibiydi. Oramiral Tatlıoğlu bu duyguyu pekiştirmeyi kendisine misyon edinmiş görünüyor.

Yazar: Yahya Bostan

Konuya göre haberler