Enerjide bağımsız olmak

Enerjide bağımsız olmak

Cari açığın azaltılmasının enerjide dışa bağımlılık oranının düşürülmesi ya da enerjide tam bağımsız olmak ile gerçekleşeceği ortadadır.

Şu bir gerçek ki, üretim arttıkça daha çok enerji tüketimi gerçekleşeceği için enerjiye olan ihtiyaç her gün artacaktır. Artan enerji ihtiyacının ithalat ile sağlanmasının cari açığı körükleyeceği de bir gerçektir.

Yani yüksek ekonomik büyüme yüksek cari açığı beraberinde getirecektir.

Geçmiş yıllarda artan enerji faturasının ekonomide başta cari açık olmak üzere döviz ihtiyacını arttırdığı dolayısıyla cari açığı düşürmek için üretimin olumsuz etkilendiği yani ekonomik büyümede fren yapıldığı bir çok şekilde deneyimlenmiş oldu.

2023 yılında enerji ithalatı için ödenen yaklaşık 70 milyar doların, bizim gibi gelişmekte olan ve bulunduğu orta gelir grubundan yüksek gelirli ülkeler grubuna çıkmak isteyen ve dolayısıyla bir çok makro ekonomik göstergede iyileşme sağlamak isteyen ülkeler için ciddi bir rakam olduğu açıktır.
Birikimli olarak hesaplandığında yıllarca enerji ithalatına ödenen miktarın ciddi miktarlara ulaştığı da bir gerçektir.

Her yıl enerji ithalatı için ödenen bu miktarın yatırımlara aktarılması hem ekonomik büyümenin önündeki engellerin kaldırılması hem de döviz açığının neden olduğu kur artışı ve enflasyon gibi ciddi yapısal sorunların ortadan kaldırılması için önemli bir adım olacaktır.

ENERJİDE BAĞIMSIZ ÜLKE OLMAK

Enerjide bağımsız ülke olmak ekonomide de bağımsız ülke olmak anlamına gelecektir. Ukrayna-Rusya savaşında enerjinin ne kadar önemli olduğu ve Avrupa ülkeleri ekonomilerinin ne kadar Rusya’ya bağımlı olduğu açık bir şekilde görülmüş oldu.
Türkiye’nin enerjide bağımsız ülke olması yani enerjide ithalatını düşürmesi başta doğalgaz ve petrolde yeni keşifler ile gerçekleşecektir.

Son yıllarda doğalgaz keşifleri, yakın coğrafyada mevcut doğalgaz kaynaklarının uluslararası pazarlara transferi konusunda başlatılan projeler ve devam eden çalışmalarla doğalgazda dışarıya olan bağımlılığın düşürülmesinde önemli bir yol alındığına şüphe yoktur.

Diğer yandan, yenilenebilir enerjide başta da güneş ve rüzgâr da gerçekleşen yatırımlar ile elektrik üretiminde ithalata bağımlılık oranının düşürülmesi ciddi bir adım oldu.

Geçmişte doğalgazın elektrik üretimindeki payının yüzde 50 oranlarından yüzde 20 oranına düşürülmesi başlı başına önemli bir safhaya geldiğimizin bir işaretidir.
Enerjide bağımsız olma süreci ekonomide yüksek büyüme ve düşük cari açığı getirecektir.

Bu da ekonomide geçmişte yaşanılan yüksek cari açık, düşük büyüme, yüksek enflasyon ve kur artışı gibi yapısal sorunların geride bırakılacağı bir dönemi başlatacaktır.

Yazar: Erdal Tanas Karagöl