“İsrail’de kırmızı alarm! Kamikaze dron’lar hedefi vurdu. Ancak katil Netanyahu ve eşi evde yoktu.” İsrail’in Hizbullah ve Hamas liderlerini şehit ettiği kalleş saldırı stratejinde son halka Hizbullah Lideri Yahya Sinvar olmuştu. Bu durum Hizbullah açısından bardağı taşıran son damla olmuş Hizbullah sözcüleri yaptıkları açıklamalarda savaş stratejilerinde değişiklik yapacaklarına yönelik ifadeler kullanmışlardı. Hizbullah’ın son lideri Yahya Sinvar’ın Siyonist İsrail askerleri tarafından kahpece şehit edilmesi sonrasında ki, 1200 Siyonist İsrail askerini öldürmesi nedeniyle bazı İsrail askerlerinin üst düzey komutanları İsrail’in Sinvar’ın öldüğü gün bayram ilan etme önerisinde bulunmuşlardı. Silahsız savunmasız kadın ve çocuklar başta olmak üzere 50 bini aşkın Gazze ve Lübnanlıyı füzelerle katleden 100 bini aşkın insanları yaralayan İsrail’in asker elbisesi giymiş cani teröristleri kara savaşında Lübnan’da etkili olamamışlar Hizbullah karşısında günler öncesinde 200 Siyonist asker öldürülmüş ve yaralanmıştı. Hizbullah veya başka bir grup, şu ana kadar drone saldırısını üstlenmedi. Lübnan’dan ateşlenen diğer iki drone, içeri giremeden hava savunma sistemleri tarafından düşürüldü. Tel Aviv bölgesinde sirenlerin çalmasına yol açan bu saldırı, İsrail ordusunun müdahalesi ile etkisiz hale getirildi.
HİZBULLAH MOSSAD’I DA VURDU! HİZBULLAH’IN TARTIŞILAMAYAN İSTİHBARAT BAŞARISI?
İsrail basınına göre Hizbullah’ın Golani Tugayı’na saldırısı deniz üzerinden yapıldı. Hizbullah, Golani Tugayı’na saldırının İsrail’in Beyrut’ta 22 kişiyi öldürmesine misilleme olduğunu açıkladı ve “Savaş derinleştikçe saldırılarımız böyle artacak” mesajını yayınladı. Hizbullah’ın drone saldırısı sırasında İsrail Genelkurmay Başkanı›nın da üste olduğu ancak kurtulduğu belirtildi. İsrail hava savunma sistemlerinin Hizbullah›ın gönderdiği ve kamikaze olarak bilinen saldırı dronlarını çok alçakta ve yavaş uçtukları için tespit edemedikleri belirtildi. İsrail radarlarının Hizbullah›ın küçük insansız hava araçlarının tespitinde zorlandığı kaydedildi. Hizbullah bir taraftan yoğun roket saldırılarıyla demir kubbeyi oyalarken, aynı zamanda radar ekranlarına yakalanmayan dron saldırısıyla İsrail’in canını, çok fena yaktı, acıttı... Hizbullah askeri üssü tam olarak yemek saatinde vurdu. Hedef de doğrudan askerlerin yemek yediği noktaydı. Dolayısı ile saldırının nasıl, planlandığı ve yapıldığının yanı sıra, Hizbullah yemek saatini nereden bildi, biliyor İsrail medyası, kamuoyu bunu sorguladı ısrarla... Yani olayda İsrail adına istihbarat açığı, demir kubbe ve radar yetersizliği ne derseniz var. Bunlarda Hizbullah açısından doğru hedef, doğru zamanlama, iyi bir istihbarat anlamına geliyor... Hizbullah’ın dron saldırısında neredeyse MOSSAD gibi bir taktik izlediği ortada. İsrail’in Lübnan’da Hizbullah’a karşı gerçekleştirdiği nokta istihbarat faaliyetlerinin benzeri yani. Bu durumda da tartışılan kritik soru Hizbullah’ın istihbarat edinme anlamında İsrail’e sızma olasılığı. Çünkü nokta istihbarat içerden olmadıkça teknik takiple olacak iş değil, çok zor. İsrail de, MOSSAD da kendi içinde bunu sorguluyor, tartışıyor zaten! Hizbullah özellikle Ortadoğu’da kişileri kullanarak istihbarat ağı oluşturdu. Tabi bunda Rusların da teknik yardımı söz konusu. Hizbullah saldırısın arkası da servis bağlantılıdır. Koordineli bir servis çalışması bu. Teknik birimlerin de desteği olduğu çok açık!
İRAN’A MİSİLLEME YAPMAK ÜZEREYKEN İSRAİL’İN GİZLİ PLANINI ABD Mİ DEŞİFRE ETTİ?
Geçtiğimiz haftalarda İran, İsrail’e balistik füze saldırısı düzenlenmişti. Saldırı sonrası Katil İsrail’in vereceği yanıt bekleniyordu. Siyonist Katil İsrail’in bir sonraki hamlesi tartışılırken İsrail’in gizli belgeleri sızdı. ABD ve İsrail, İran’a saldırma planlarını içeren bilgilerin ortaya çıkması sonrasında endişeye kapıldı. Cuma günü İsrail’in, Tahran’ın 1 Ekim’deki füze saldırısına yanıt olarak İran’a saldırı hazırlıklarını ayrıntılarıyla anlatan Pentagon belgeleri gün yüzüne çıktı. Bilgiler tamamen uydu görüntü analizi kullanılarak toplanmış gibi görünüyordu.
Yetkililer, konuyu kamuoyuyla tartışmaya yetkili olmadıkları için isimlerini gizli tutmak koşuluyla konuştu. Yetkililerden biri, belgelerin nasıl elde edildiğinin incelendiğini aktardı. ABD istihbarat topluluğunun bir üyesi tarafından kasıtlı olarak sızdırılıp sızdırılmadığı veya bir hack gibi başka bir yöntemle elde edilip edilmediği araştırılıyor. Yetkili, soruşturmanın bir parçası olarak, belgelerin yayınlanmadan önce kimlerin erişebildiğini belirlemek için çalıştıklarını ifade etti. ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), yaptığı açıklamada, belge sızıntısının farkında olduklarını aktardı ancak daha fazla yorum yapmaktan kaçındı. İsrail ordusu, belgelerin açığa çıkmasıyla ilgili yorumda bulunmadı.
SADECE “BEŞ GÖZ” İÇİNDE PAYLAŞILABİLİYORDU
AP’nin haberine göre, ABD, İsrail’in İran’a saldırı planlarını değerlendiren gizli belgelerin yetkisiz bir şekilde yayınlanmasını araştırıyor. Axios’a göre belgelerde, İsrail›in, İran›ın füze saldırısına misilleme olarak askeri bir saldırı düzenlemek için harekete geçtiği belirtiliyor. Bu bilgiler ABD, Büyük Britanya, Kanada, Yeni Zelanda ve Avustralya›dan oluşan "Beş Göz" içinde paylaşılabiliyordu. ABD sızıntının beş göz ülkelerinden biri tarafından yapıldığı iddiasını ortaya atarken sızıntıyı gerçekleştiren ülkenin ABD olduğu çok açık sanırım!
Yazar: Bülent Orakoğlu