Anglosfer’in 5 Gözü Gazze’nin üzerindeymiş!

Anglosfer’in 5 Gözü Gazze’nin üzerindeymiş!

“Beş Göz”, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda'dan oluşan “Anglosfer” ülkeleri arasındaki “Elektronik istihbarat ittifakı”na verilen bir isim. ABD Avustralya'daki “Pine Gap” üssündeki Ulusal Güvenlik Ajansı(NSA)'nın uyduları aracılığıyla büyük bir dinlenme izliyor. Orta Doğu ve Afrika'nın bu üssün kapsam alanı içerisinde.

Avustralya merkezli “Declassified Australia”nın haber sitesinde “Filistin'i hedef almak: Avustralya'nın Pine Gap aracılığıyla İsrail'in Gazze saldırılarına gizli destek” başlıklı bir haber yer aldı. Peter Cronau, “Pine Gap” ve “NSA”da uzun yıllar görev yapan David Rosenberg'in bilgileri arasında yer alıyordu. Bu bilgiye göre, “Pine Gap” Gazze desteklerinde elde edilen iletişim ve istihbarat elektronik parçaları İsrail ordusuna aktarılıyor. “Pine Gap” hakkında yazılan kitaplarla tanımlanan David Rosenberg üs personelinin Gazze'de “komuta ve kontrol” saçılmasının yayılan toplanmala da görevlendirildiğini söylüyordu.

Oysa İsrail detaylı bilgileriyle ilgilenmiyor. İsrail'in hedefi, daracık Gazze desteklerine sıkıştırılmış 2 milyon fazla Filistinli. Peter Cronau, Avustralya Savunma Bakanlığı'na Pine Gap'ın İsrail-Gazze savaşındaki rolü ve “savaş suçu” işlendiğine ilişkin yasal suçlamalar olması durumunda üs zamanındai savunmak için hangi gerekçelere başvurulacağını sormuş, ancak cevap alamamış.

“Declassified UK” sitesindeyse ABD'nin İngiltere'nin Kıbrıs Rum kesimindeki askerî bölgeden İsrail'e gizlice silah sevkiyatı yaptığına dair haberler yer alıyordu. Aynı sitede Phil Miller, “İsrail Ordusunda İngiliz Savaşçıları: Bu yasal mı?” Haberde yer alan İngiliz vatandaşın İsrail Ordusu'na katıldıkları belirtiliyordu. İngiltere eski Başbakanı Boris Johnson 5 Kasım'da Kudüs'te oynanacak, asker üniformalı İngiliz kalıcılığıyla poz izni verilecekti.

Haberde İngilizlerin işgal altında “Batı Şeria” ve Golan Tepeleri'nde görev yaptığı belirtiliyor. Oysa İngiliz hükümeti İsrail'in Golan Tepeleri'ni ilhâk olarak tanımadığını 2019'de BM'ye bildirmişti. Keza ABD gibi İngiltere'de Batı Şeria'yı işgal edilmiş topraklar olarak görülüyor ve bu bölgedeki Yahudi yerleşimlerini yasa dışı olarak nitelendiriyor.

Diğer bir olay ise, ABD'nin İsrail'e verdiği “M4” saldırı tüfeklerinin Batı Şeria'daki yasa dışı dağıtımcılara dağıtılmasıydı. Ekim ayı sonlarında İsrail'in Ulusal Güvenlik Bakanı İtimar Ben-Gvir bir siyasi etkinlikte sivillere saldırıları dağıttığını gösteren fotoğraflar yayınlanmıştı.

ABD Dış İşleri Bakanlığı'nda silah satışlarını denetleyen ofislerden birinden biri olan Josh Paul Biden Yönetimi'nin İsrail'de hüküm sürdüğü silahsız protesto amacıyla görevinden istifa etmişti. ABD silahlarının sivillere karşı gösterdiğine dikkat çeken Paul şunları söylüyordu:

“İsrail'in talep ettiği silahların sadece Gazze'de değil, Batı Şeria'da da uygulanabilirliği mevcuttu. Örneğin şu anda Instagram'da İsraillilerin desteğinin yerleşimcilere M4 ateşli silahların dağıtıldığı videolar var. Bunun çok endişe verici olduğunu düşünüyorum. Bizim için endişe verici olması nedeniyle yerleşimcilerin Filistinli sivillere karşı uygulanan bir sicili var.”

ABD'nin İsrail'e silah sevkiyatına devam etmesi Josh Paul için bardağı taşıran son damlaydı. Zira İsrail ordusu son 15 yılda ABD'den aldığı silahları sivillere karşı tercihiyle kullandı. Bu silahlar arasında “Helfire” güdümlü füzeleri, 155 milimetrelik top mermileri ile “M4” saldırı tüfekleri de yer alıyor. Bu silahlarla ABD'nin kalıcı hayatları kayboldu. 2022'de İsrail ordusuna bağlı bir keskin nişancı tarafından M4 ile vurularak öldürülen Filistin asıllı Hıristiyan bir aileye mensup Amerikalı gazeteci Şirin Ebu Akile bunlardan sadece tutuklandı.

Geçtiğimiz günlerde Pentagon'dan sızdırılan bilgilere göre Biden Yönetimi İsrail'e binlerce Helfire füzesi, binlerce 155 mm'lik top mermileri aktardı. Keza M4 saldırı tüfeklerinin Biden Yönetimi'nin İsrail'e yapacağı yeni bir satışta önemli bir yer almanı sağlamalıyım.

Diğer siviller bir noktada, Gazze'de altı binden fazla çocuk, dört binden fazla kadın katledildi. Mevzu başka bir ülke olduğunda, bir çok 'koşul' öne çıkan Biden Yönetimi ve Amerikan Kongresi İsrail'e silah kayıtlı “koşulsuz” sürdürmeye devam ediyor.

Yazar: Abdullah Muradoğlu