Son dakika

ABD Fransa

Fransa ve ABD niçin “Ermenistan’ın sınır güvenliği” diyor?

Fransa Cumhurbaşkanı Macron, Azerbaycan’ın Karabağ’da otuz yıllık Ermeni işgalini bitirmesinden sonra Ermenistan’ın toprak bütünlüğünü yakından takip ettiklerini ifade etti. Macron’un bundan sonraki iddiası da oldukça ilginçti. Macron, Bakû’nun Ermenistan sınırlarını tehdit ettiğini de ilave etti. Bu iddiaların ardından tehdit de içeren bir cümlenin gelmesi şaşırtıcı değildir: “Fransa, Ermenistan’ın toprak bütünlüğü konusunda çok dikkatlidir”. Birbirini takip eden bu üç cümleden hareketle Fransa’nın Güney Kafkasya’da meydana gelen olaylarla ilgili siyasî konumunu veya psikolojisini tahlil etmek mümkündür. Macron’a göre asıl gündem Ermenistan’ın toprak bütünlüğü imiş. Macron bu açıklamasında Rusya’nın Bakû ile “suç ortaklığı” yaptığını gündeme getirirken Türkiye’nin ise her zaman Azerbaycan’ın eylemlerinin destekçisi olduğunu sözlerine ekledi.

Macron’un konuşmasından öne çıkan ifadeler Fransa’nın genel olarak Güney Kafkasya’da meydana gelen olaylarla ilgili tutumunu açık bir şekilde ortaya koyuyor. Buna göre Fransa, Azerbaycan topraklarının otuz yıl boyunca Ermeniler tarafından işgal edilmesini bir sorun olarak görmüyor. Aynı şekilde Azerbaycan’ın bu işgale son vermesi karşısında da sessiz kalıyor. Bu sessizlik farklı şekillerde yorumlanabilir. Fakat Fransa’nın işgalin sona erdirilmesinden memnun olmadığı çok açıktır. Azerbaycan’ın işgale son vermesiyle ilgili olarak Rusya’yı suç ortaklığı ile itham etmesi ilginç bir tablo ortaya koyuyor. Macron’a göre ortada Azerbaycan tarafından işlenen bir suç var ve Rusya da buna ortaklık etti. Türkiye ise zaten her zaman Azerbaycan’ın eylemlerine destek vermektedir. Macron’a göre Türkiye de bu eylemlerden sorumludur.

Macron’un Azerbaycan’ın “sınır tanımadığını” ve “Ermenistan sınırını tehdit ettiğini” söylemesi sıradan bir hadise değildir. ABD de Ermenistan’ın sınırlarının tehdit edilmesinden bahsederek konuyu Karabağ’daki otuz yıllık işgalden uzaklaştırıyor. ABD Başkanı Biden, kabine üyelerinden Samantha Power ile Ermenistan’a gönderdiği özel mektubu teslim ederken hayatını kaybeden Ermeniler için yas tuttuklarını söyledi. Power bu konuşmada Biden’ın özel mesajını da aktardı. Biden, Power’den “Amerika Birleşik Devletleri’nin ve yönetimimin Ermenistan’ın egemenliğini, bağımsızlığını, toprak bütünlüğünü ve demokrasiyi koruyan onurlu ve kalıcı bir bölgesel barış arayışına olan güçlü desteğini” Paşinyan’a iletmesini istemiş. Bu ifadelerden ABD tarafının da konuyu Ermenistan sınırlarının tehdit edildiğine getirdiğini anlayabiliriz. ABD tarafı da otuz yıllık işgali görünmez kılmaya çalışıyor.

Hem Fransa hem de ABD tarafından yapılan ilk açıklamalar ortak bir tavra işaret ediyor. Her iki ülkenin Karabağ’da otuz yıl boyunca devam eden Ermeni işgali ile ilgilenmedikleri açıkça ortadır. Peki, bu iki ülke niçin herhangi bir gerekçe göstermeden Ermenistan sınırlarının tehdit altında olduğunu gündeme getiriyor? Güney Kafkasya’da muhtemel gelişmeler karşısında ön almaya mı çalışıyorlar? Eğer ön almaya çalışıyorlarsa hangi gelişmeyi durdurmak istiyorlar? Bu gelişmenin Ermenistan sınırlarının tehdit altında olmasıyla nasıl bir ilişkisi olabilir? Bu soruların cevabını Zengezur Koridoru’yla ilgili açıklamalarda aramak gerektiğini söyleyebilirim. Fransa ve ABD asıl olarak Güney Kafkasya’nın durağan jeopolitiğinin Türkiye ve Azerbaycan lehine değişmesinden yana olmadığını göstermiş oluyor.

Fransa ve ABD’nin tutumundan farklı olarak Rusya’dan da Azerbaycan toprağı olan Karabağ’da hayatın normalleşmesiyle ilgili açıklamalar geliyor. Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov “Her zaman, Azerbaycan Cumhurbaşkanı’nın Türkiye Cumhurbaşkanı da dâhil olmak üzere yaptığı tüm görüşmelerin, bölge güvenliğine ve Karabağ’da hayatın normalleşmesine katkı sağlamasını temenni ediyoruz” diye konuştu. Peskov ayrıca Karabağ’daki gelişmelerle ilgili birtakım üçüncü ülkelerin girişimlerini de şu şekilde yorumladı: “Arabuluculuk kapasitesi olmayan üçüncü tarafların Kafkasya’da varlık göstermeye yönelik boş girişimlerden kaçınması çok önemlidir.”

Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan, 5 Ekim’de İspanya’nın Granada kentinde Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi kapsamında görüşecek. Görüşmeye Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve Avrupa Birliği Konseyi Başkanı Charles Michel’in katılacağı da bildiriliyor. Bu liderlerin Güney Kafkasya’nın durağan jeopolitiğinin bölge lehine değişmesini istemeyeceklerini söyleyebilirim.

Türkiye ve Azerbaycan ise Zengezur Koridoru’nun açılması için elinden ne geliyorsa yapacaktır.

Yazar: Selçuk Türkyılmaz

Konuya göre haberler